Son Kale Türkiye - B104 - Biri Bir Gün | Serdar Tuncer

05/23/24 • 26 min

Her hafta birbirinden farklı hikayelerle izleyicilerini kıssadan hisse almaya davet eden Serdar Tuncer, bu haftanın Biri Bir Gün'de “Türkiye’nin Ulviliği”ni anlatıyor. Serdar Tuncer bu bölümde başlıca şunları anlattı: Ben çiçek gibi taşımıyorum göğsümde aşkı Ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum Gelmiş dayanmışım demir kapısına sevdanın Ben yaşamıyor gibi yaşamıyor gibi yaşıyorum Sezai Karakoç’a rahmet olsun ve dahi selamunaleyküm erenler, erenlere gönül verenler, gönül verenleri sevenler, onlara laf ettirmeyenler ve Türkiye’yi kalbinde kurşun gibi taşıyabilenler. Şimdi bu ne demek? İnsan aşkı, sevdayı, muhabbeti, imanı, ülkeyi, derdi ya yakasında çiçek gibi taşır ya kalbinde kurşun gibi taşır. Yakanda çiçek gibi taşıdığın şey dışarıdan görülür, çiçek solar, kıyafeti değişirsin gardroptaki cekette kalır yani böyle muteber bir şey değildir ama kalpte kurşun gibi taşınan şey kurşun ehli bilir yaranın içine girdiği vakit yarayı büyütürmüş... Devamı videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

Previous Episode

Batı Kendini Kavramların Arkasına Gizler - Savaş Şafak Barkçin | Bi' De Buradan Bak

Bi' De Buradan Bak yine çok çarpıcı, yine çok gerçekçi! Savaş Şafak Barkçin, Bi' De Buradan Bak programında, tarihte iz bırakan olayları, kendine has üslubu ve tüm gerçeklikleriyle enine boyuna anlatıyor... Savaş Şafak Barkçin yeni bölümde başlıca şunları söyledi: Bugünlerde İsveç, Norveç, Nato'ya üye olsun mu olmasın mı, Türkiye'nin de içinde olduğu bir tartışma. Bu uluslararası denilen şeyler nedir? Öncelikle hemen şunu söyleyeyim. Uluslararası toplum diye de duyduğumuz şeyler olur. İşte "Efendim uluslararası toplum şuna tepki gösterdi." "Uluslararası toplum şunu istiyor." Güzel kardeşim uluslararası toplum diye bir şey yok. O Batı. Batı kendini hep böyle kavramların arkasına gizler... Devamı Videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

Next Episode

Kitap İlmin Vitrinidir - Çağrışımlar | Savaş Şafak Barkçin

Savaş Şafak Barkçin Çağrışımlar'ın bu bölümünde Rami Kütüphanesi'nden sesleniyor sizlere. Savaş Şafak Barkçin bu bölümde başlıca şunları anlattı: Evet sevgili dostlar. Çağrışımlar'ın yeni bölümünde beraberiz Allah'a şükür. Bugün nereye geldik? Bugün Rami Kütüphanesi'ne geldik. Eski kışla, Rami kışlası. Arkamda giriş kapılarından birisi var. Dikkatinizi bir şey çekiyor mu? Daha önce size anlattığım ve gösterdiğim şeylerden birisi. Bakın yukarıda tuğra yeri kazınmış, aşağıdaki kitabe yeri kazınmış. Ne zaman yapıldı bunlar? 1930'lu yıllarda yapıldı. Yani yazıya düşmanlık, mermere düşmanlık... Bu nedir ya! İşte kendisiyle derdi olan bir insan gibi düşünün. Kendisine ait her şeyi yok etmeye çalışıyor. Niye? Ben yeni bir insanım. Sen kazıyarak yeni bir insan olamazsın... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...